Inge de Bruijn: "Türk erkekleri harika!"

Eski kadın yüzücü Inge de Bruijn, ülkeden ayrılmadan önce özel bir röportaj verdi ve samimi açıklamalarda bulundu.

Sporx'e ücretsiz abone ol,ilk bilen sen ol!
Inge de Bruijn: 'Türk erkekleri harika!'
Klavye okları ile sonraki ya da önceki habere geçebilirsiniz.
26 Temmuz 2014 10:25
Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi tarafından bu yıl 26. kez düzenlenen Samsung Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışı, İstanbul Boğazı’nda yapıldı.

Yarışa 45 ülkeden 1749 sporcu katıldı. Yarışın onur konuğu Hollandalı eski kadın yüzücü Inge de Bruijn oldu. İlgi odağı olan Inge, Cumartesi Postası’na özel röportaj verdi.

Röportajda öğrendiği Türkçe kelimeleri (merhaba, sizi seviyorum, İstanbul çok güzel...) sık tekrarlaması çok hoştu. Inge kalbimizi yanına alarak ülkesine döndü.

- Bir kıtadan diğerine yüzmek nasıl bir his?

İki kıtayı bir araya getirmek müthiş! Bu eşi olmayan duyguyu yaşamak hayal gibi. Ben uzun mesafe değil, kısa mesafe yüzücüsüyüm. Dolayısıyla Avrupa yakasından Anadolu’ya yüzemedim ama Boğaz’da yüzdüm ve buraya bayıldım. Enfes bir manzarası var.

- Size ‘Geçilmez Inky’ (Invincible Inky) diyorlar. Bu lakabı kim verdi?

Bana çocukluğumdan beri etrafımdakiler ‘Inky’ der. İlk yüzme kulübümdeki lakabım da ‘Mürekkepbalığı Inky’ idi. Geçilmez Inky’i ise basın taktı. İlk kez 2000 Sydney Olimpiyat Oyunları sırasında yazdılar. Sürekli altın madalya kazanıyordum ve o yıl 12 dünya rekoru kırmıştım.

- Yüzmeye kaç yaşında başladınız? Sadece yüzme ile mi uğraştınız?

4 yaşımda başladım yüzmeye. Aynı zamanda su topu, binicilik ve bale ile de uğraştım. 11 yaşımda ise Hollanda Yüzme Federasyonu tarafından Londra’daki bir yüzme yarışına katılmak için davet edildim.

- Türk yüzücü Derya Büyükuncu’yu tanıyor musunuz? Nasıl buluyorsunuz kendisini?

Tanıyorum tabii. Olimpiyatlara katılmış başarılı bir yüzücü. Kendisine büyük saygım var.

- Sizin gibi Hollandalı olan Sneijder ve Kuyt, Türkiye’de futbol oynuyor. Tanışıyor musunuz?

Hollandalı bütün sporcuların birbirleriyle teması mutlaka vardır. Çünkü belirli bir performanstan geçip yüksek derecede bir eğitim alıyoruz. Bu eğitim esnasında da çeşitli etkinliklerde bir araya gelip tanışıyoruz. Sneijder ve Kuyt çok iyi birer futbolcu. Burada oldukları için çok şanslısınız.

- Çok güzel bir kadınsınız. Bunun sırrı var mı?

Mucizevi bir sır yok ama yüzmek insanı zinde tutuyor. Hayata pozitif bakmanızı sağlıyor, bu da güzel kalabilmek için çok önemli. Profesyonel kariyerim boyunca her zaman güzellik salonlarına gittim. Düzenli masaj yaptırdım. Mutlaka maskara sürerdim. Bu, bana şans getiriyor. Genelde yüzücülerin saçları kısadır ama ben hep uzun sarı saçlı oldum.

- Peki diğer yüzücülerden daha bakımlı, farklı ve güzel olmanız kıskançlık yarattı mı?

Yarışa odaklanınca kim beni kıskanıyor kıskanmıyor farkına bile varmıyordum. Güzelliğimi değil ama sürekli altın madalya kazanmamı kıskanmış olabilirler.

- Bir de oje tutkunuz var. Yüzücüler genelde kısa ve ojesiz tırnaklarla yüzerler ama sizi hep uzun, bakımlı ve ojeli tırnaklarla gördük.

Evet, diğer yüzücülerden hep farklı oldum. Oje sürmeyi çok seviyorum. Bir keresinde Hollanda’nın renklerine boyamıştım tırnaklarımı, benden sonra çok moda olmuştu.

- Türk erkekleri sizi çok seksi buluyor. Siz Türk erkeklerini nasıl buluyorsunuz?

Ooo, gerçekten seksi mi buluyorlar (gülüyor)? Türk erkekleri de harika!

- Yüzmenin kraliçesi olarak anılıyorsunuz. Sizden sonra bu iddialı lakabı alacak yüzücü var mı?

Elbette var ama isim veremem. Hiçbir şampiyon yenilemez, hiçbir rekor kırılamaz değildir. Herkes kendine göre eşsiz özelliklere sahip. Mesela Michael Phelps, Ian Thorpe çok başarılılar. Ama hepimizin yerini alacak insanlar var tabii ki!

- Başarınızın bir sırrı var mı?

Doğuştan gelen yeteneğim var elbette ama daha da önemlisi azim, tutku ve bu işe kendini adamak.

- Yüzmeyi bıraktıktan sonra neler yaptınız?

Tv programı sundum. Modellik yaptım, defilelere çıktım... Yüzme dersleri veriyorum. Özel şirketlerde motivasyon üzerine konuşmalar yapıyorum. Hollanda’nın en büyük kanalında spor yorumları yaptım. Hâlâ spor yapıyorum.

- Türkiye’den iş teklifi gelse kabul eder misiniz?

Hemen kabul ederim.

- Nasıl bir program istersiniz?

Şimdiye kadar hiç düşünmedim bunu ama neden olmasın! Teklif gelirse düşünürüm.

"DOLMA YAPMAYA KALKTIM, OLMADI”

- İstanbul’da nereleri gezmek istiyorsunuz?

İstanbul çok özel bir şehir. Sultanahmet Camii’ni gezmiştim ama tekrar görmek istiyorum. Türk yemeklerini çok seviyorum.

- En çok hangi Türk yemeğini seviyorsunuz?

Menemeni çok sevdim. Mantı ve dolmaya da bayılıyorum. Bu yemekleri kendiniz yapmayı denediniz mi hiç? Evet (gülüyor). Ancak başaramadım, pek iyi olmadı. Burada yemesi daha güzel.

- Tatil için de Türkiye’yi tercih ediyor musunuz? Nereleri gördünüz?

Türkiye’ye daha önce de defalarca geldim. Doğu, batı, kuzey, güney hemen her yerini gördüm. Fethiye ve Ölüdeniz’de tatil yapmıştım. Harika bir yer. Muazzam bir suyu var.

Kaynak: Posta gazetesi

GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
Tümü
 Reklam