Tarih 22 Mayıs 2013.. Yer Ankara 19 Mayıs Stadı.. Fenerbahçe ve Trabzonspor Türkiye Kupası finalinde karşılaşıyor.. Fenerbahçe’nin forma giyen 14 futbolcusu: Mert – Gökhan, Egemen (Bekir), Yobo, Hasan Ali – Mehmet Topal, Emre (Mehmet Topuz), Cristian (Caner) – Kuyt, Webo, Sow..
Trabzonspor’un kadrosu ise şu şekilde.. Tolga – Cech, Mustafa Yumlu, Giray, Serkan – Zokora (Aykut), Soner (Sapara), Adrian – Volkan (Henrique), Halil, Olcan
Zorlu mücadeleyi Sow’un golüyle Fenerbahçe 1-0 kazanıyor ve kupayı müzesine götürüyor..
Aradan çok değil, 16 ay geçiyor.. 16 ay insan hayatı için uzun sayılacak değerli bir dönem olsa da bir futbol takımı için çok uzun bir süre değil.. Bu süre içinde Fenerbahçe Türkiye Kupası’nın dışında bir lig şampiyonluğu, bir lig ikinciliği, bir Süper Kupa kazanıyor.. Aynı sezon UEFA Avrupa Ligi’nde yarı final oynuyor..
XXX
Tarih 14 Eylül 2014.. Yer Trabzon Avni Aker Stadı.. Belki de bu tarihi stattaki son Trabzonspor-Fenerbahçe karşılaşması.. İki taraf da kazanmak istiyor.. İki taraf da iddialı..
Trabzonspor’un sahaya çıktığı onbir.. Onur – Zeki, Belkalem, Mustafa Akbaş, Musa Nizam – Salih Dursun, Medjanin – Fatih Atik, Waris, Costant – Yattabare..
Fenerbahçe’nin onbiri.. Mert – Gökhan, Bekir, Diego Alves, Caner – Mehmet Topal, Emre, Diego Ribas – Kuyt, Emenike, Sow..
16 ay önce Türkiye Kupası finalinde forma giyen 14 oyuncudan hiçbiri Trabzonspor onbirinde değil.. Bırakın onbirinde olmayı Mustafa Yumlu ve Soner dışında Trabzon’da değil.. Yedeklerde yer alan İbrahim, Papadopoulas, İshak, Mehmet Ekici, Sefa - Yusuf Erdoğan, Ferhat’tan oluşan yedek kulübesinde de o finalde oynayan hiç kimse yok..
Fenerbahçe’den 8 oyuncu o günkü finalde yer almış.. Yedeklerde bulunan Mehmet Topuz ve Webo’yu da sayarsak 14 oyuncunun 10’u bugünkü maçın kadrosunda yer alıyor.. Sonuçtan bağımsız olarak bir tarafta 18’de sıfır, diğer tarafta 18’de 10’luk bir kadro istikrarı.. Üstelik olmayan oyuncular Volkan, Egemen, Meireles de hala Fenerbahçe kadrosunda..
XXX
Maç sabahı TRT mikrofonlarına dostluk mesajları veren Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun sözleri güzeldi..
Sezona Süleyman Seba Sezonu denildi.. 3 S ile başladık.. Sahanın merkezinde de hakem Fırat Aydınus’un üzerinde de Sevgi, Saygı, Sportmenlik sloganı vardı.. Aydınus maçtan yarım saat kadar önce iki takımın kaptanı Onur ve Emre’yi yanına çağırdı.. Pek gördüğümüz bir tablo değildi.. İki oyuncudan da yardım istedi sahanın ortasında.. Tribünleri tahrik edecek olaylardan kaçınılması gerektiğini, bu maçı bir kazananın olacağını ama maç tamamlanırsa kazanın Türk futbolu olacağını söyledi..
XXX
Bu maçın iki taraf için de çok büyük avantaj oluşturan bir tarafı vardı.. Henüz ikinci haftayı geride bıraktılar.. İki takım da tam olarak hazır değil.. İki takım da geçen yıldan farklı teknik adamlara sahipler..
Sorunları ve eksikleri daha çok olan tarafın Trabzonspor olduğunu kabul etmek gerek.. Cardozo ve Bosingwa gibi üst düzey iki oyuncunun yokluğu önemliydi evsahibi için.. Bosingwa Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşamış bir oyuncu.. yıllarca Premier Lig’de oynadı.. Cardozo iki sezon öncenin UEFA Avrupa Ligi gol kralı.. Rostov maçında attığı güzel golle de Trabzonspor’a önemli katkılar sağlayacağını gösterdi.. Ama iki oyuncu da onsekizde yoktu..
Fenerbahçe cephesi salı akşamından beri Caner’le yatıp Caner’le kalktı.. oynayıp oynamayacağı çok tartışıldı.. Bu Caner’in üzerinde baskı yaratmış olabilir.. Caner takım için çok önemli oyuncu.. Ama bir başka joker ismin üzerindeki baskıyı da azalttı Caner.. O isim Diego.. Diego’nun takıma girişi fazla tartışılmadı.. İsmail Kartal tıpkı Van Gaal’in Falcao’ya yaptığı gibi ilk hafta onu maçın ikinci yarısının ortasında sahaya sürmüştü.. Ancelotti’nin James Rodriguez’e forma vermek uğruna şampiyonlar Ligi’ni kazanmış takımı bozma hatasına düşmedi Karabükspor önünde.. Trabzonspor maçında ise Diego sahadaydı..
XXX
Maç beklendiği gibi başladı.. Topa sahip olan, oyunu kontrol eden, rakip yarı alanda pas yapan takım Fenerbahçe’ydi.. Halilhodziç sanki Trabzonspor’un değil de Almanya karşısındaki Cezayir’in teknik adamıydı.. Hiç anlam veremediğ şekilde Salih Dursun’u orta sahanın orta monte etmişti.. Salih sağbek, sağ stoper oynayan bir oyuncu.. Pas yüzdesi çok düşük.. Adam eksiltme, ara pası atma, çabuk oynama özellikleri çok az.. Salih’in yerine Mehmet Ekici o bölgede oynasa çok daha etkili olabilirdi..
Fenerbahçe ilk yarı boyunca topa sahip oldu ama Trabzonspor’un gömülü savunması ve sert oyunu karşısında etkili bölgeye giremedi.. Girdiği birkaç akında da isabetli orta yapan Fenerbahçeli yoktu..
İlk yarıda akılda kalan anlardan biri de Sow’a bayrak kaldırmayan yardımcı hakemin koluna yapışan, topun da oyuna girmesine engel olan Halilhodziç oldu.. Boşnak çalıştırıcı belki kazanma duygusuyla çok şey yapmak istiyor.. Ama ülke bu maçla ilgili yıllardır bir gerilimin içindeyken, herkes bu gerilimi düşürmek isterken Halilhodziç’in hareketleri iyi değildi..
XXX
İkinci yarıda Trabzonspor daha etkili akınlar geliştirdi.. Bunda Bekir’in büyük hataları vardı.. Tecrübeli bir oyuncu Bekir.. Ama asıl işinin kesicilik olduğunu unutuyor.. Topla 40-50 metre gitmeye çalışıyor hem de rakiplerinin içine giriyor.. doğal olarak da top kaybı yapıyor ve tehlikeli akınlar gelişmesine neden oluyor.. dün Trabzonspor da bu hatalardan birinde öne geçebilirdi..
İsmail kartal’ın tam olarak hazır olmayan Caner’i oynatmasına da şaşırdım.. Bundan sonra Hasan Ali’den nasıl katkı bekleyeceksiniz ki? Caner temposunun düşüklüğüne, tek idman yapmış olmasına ve milli takımdan yorgun dönmesine karşın ilk onbirdeydi.. Doğal olarak sahada üretken görünümde değildi..
XXX
Trabzonspor Perşembe gecesi Lviv’de UEFA Avrupa Ligi’ndeki ilk maçına çıkacak.. Metalist bu hafta 5 gollü bir yenilgi aldı.. Fenerbahçe karşısındaki Trabzonspor’u da izledikten sonra ligde şampiyonluk için konuşmanın zor olduğu ortada.. Geçen yıllara oranla daha dirençli bir takım var belki.. Ama bunu takım oyununa taşıyamamışlar ve rakipten çok ürkerek oynamayan başlamışlar.. Trabzonspor’un Dünya Kupası’nın Cezayir’i olmaya doğru gitmek istediğini düşünmüyorum.. Yattabare, Constant ve Waris kaliteli oyuncular.. Eğer özgüvenlerini artırırlarsa skora katkı yapabilirler.. Özellikle Waris’e bayıldım.. Müthiş çabuk, enerjisi yüksek ve kıvrak.. Eğer Cardozo ile iyi uyum sağlarsa çok iş yapar..
XXX
Fenerbahçe geçen haftadan daha iyi görüntü.. Diego’nun takıma katılışıyla birlikte Emre daha rahatlamış.. Mehmet Topal her yere koşmaktan kurtulmuş.. Biraz Sow biraz da Emenike etkisizdi.. İkisi de adam markajından kurtulamadılar.. Özellikle Musa Nizam tatlı sert de olsa Emenike gibi önemli bir silahı durdurmayı başardı..
Diego Fenerbahçe için iyi bir transfer olduğunu yine gösterdi.. Pas bağlantıları dışında şutlarının da etkili olduğunu biliyorduk.. Bir şut denemesi az farkla auta çıktı maçta..
Ama maçın şut adamı kuşkusuz Mehmet Topal’dı.. bir top direkten döndü, diğerini savunma ve Onur birlikte çıkardı.. Mehmet’in performansında olumlu yönde artış sürüyor..
XXX
Fırat Aydınus kritik düdükler çaldı.. Özellikle Emenike-Musa Nizam mücadelesinde kırmızı kart tartışması vardı.. İkinci yarıda Kuyt’ın penaltı beklediği bir anı gördük.. Bekir’in net elle oynamasına sarı kartını çıkarmadı.. buna itiraz eden Musa Nizam kartı gördü.. Aslında o da birçok kişi gibi maçın sakin, olaysız ve belki de berabere bitmesini istiyordu..
Olaysız derken dünkü maçta Diego’yu beğendik.. Waris çok çok iyiydi.. Ama beni asıl mutlu eden, asıl harika olan, günün, gecenin asıl güzelliği tribünlerdi.. Tamamen takımlarını desteklemek için gelmişler.. Tek yabancı madde atmadan maçı tamamladılar.. 61.dakika şovunu bile yapmadılar.. Trabzonspor’un başarısı için onların böyle duruşu çok önemli.. Ama asıl önemli olan tekrar Fenerbahçe-Trabzonspor maçlarının rakip taraftarlara da açık olması.. Umarım Kadıköy’de maçta bu gerçekleşecek ve Trabzonspor taraftarıyla İstanbul’da oynama fırsatı bulacak.. Yeter ki olaylardan nemalananları bitirelim..
Trabzonspor’un kadrosu ise şu şekilde.. Tolga – Cech, Mustafa Yumlu, Giray, Serkan – Zokora (Aykut), Soner (Sapara), Adrian – Volkan (Henrique), Halil, Olcan
Zorlu mücadeleyi Sow’un golüyle Fenerbahçe 1-0 kazanıyor ve kupayı müzesine götürüyor..
Aradan çok değil, 16 ay geçiyor.. 16 ay insan hayatı için uzun sayılacak değerli bir dönem olsa da bir futbol takımı için çok uzun bir süre değil.. Bu süre içinde Fenerbahçe Türkiye Kupası’nın dışında bir lig şampiyonluğu, bir lig ikinciliği, bir Süper Kupa kazanıyor.. Aynı sezon UEFA Avrupa Ligi’nde yarı final oynuyor..
XXX
Tarih 14 Eylül 2014.. Yer Trabzon Avni Aker Stadı.. Belki de bu tarihi stattaki son Trabzonspor-Fenerbahçe karşılaşması.. İki taraf da kazanmak istiyor.. İki taraf da iddialı..
Trabzonspor’un sahaya çıktığı onbir.. Onur – Zeki, Belkalem, Mustafa Akbaş, Musa Nizam – Salih Dursun, Medjanin – Fatih Atik, Waris, Costant – Yattabare..
Fenerbahçe’nin onbiri.. Mert – Gökhan, Bekir, Diego Alves, Caner – Mehmet Topal, Emre, Diego Ribas – Kuyt, Emenike, Sow..
16 ay önce Türkiye Kupası finalinde forma giyen 14 oyuncudan hiçbiri Trabzonspor onbirinde değil.. Bırakın onbirinde olmayı Mustafa Yumlu ve Soner dışında Trabzon’da değil.. Yedeklerde yer alan İbrahim, Papadopoulas, İshak, Mehmet Ekici, Sefa - Yusuf Erdoğan, Ferhat’tan oluşan yedek kulübesinde de o finalde oynayan hiç kimse yok..
Fenerbahçe’den 8 oyuncu o günkü finalde yer almış.. Yedeklerde bulunan Mehmet Topuz ve Webo’yu da sayarsak 14 oyuncunun 10’u bugünkü maçın kadrosunda yer alıyor.. Sonuçtan bağımsız olarak bir tarafta 18’de sıfır, diğer tarafta 18’de 10’luk bir kadro istikrarı.. Üstelik olmayan oyuncular Volkan, Egemen, Meireles de hala Fenerbahçe kadrosunda..
XXX
Maç sabahı TRT mikrofonlarına dostluk mesajları veren Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun sözleri güzeldi..
Sezona Süleyman Seba Sezonu denildi.. 3 S ile başladık.. Sahanın merkezinde de hakem Fırat Aydınus’un üzerinde de Sevgi, Saygı, Sportmenlik sloganı vardı.. Aydınus maçtan yarım saat kadar önce iki takımın kaptanı Onur ve Emre’yi yanına çağırdı.. Pek gördüğümüz bir tablo değildi.. İki oyuncudan da yardım istedi sahanın ortasında.. Tribünleri tahrik edecek olaylardan kaçınılması gerektiğini, bu maçı bir kazananın olacağını ama maç tamamlanırsa kazanın Türk futbolu olacağını söyledi..
XXX
Bu maçın iki taraf için de çok büyük avantaj oluşturan bir tarafı vardı.. Henüz ikinci haftayı geride bıraktılar.. İki takım da tam olarak hazır değil.. İki takım da geçen yıldan farklı teknik adamlara sahipler..
Sorunları ve eksikleri daha çok olan tarafın Trabzonspor olduğunu kabul etmek gerek.. Cardozo ve Bosingwa gibi üst düzey iki oyuncunun yokluğu önemliydi evsahibi için.. Bosingwa Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yaşamış bir oyuncu.. yıllarca Premier Lig’de oynadı.. Cardozo iki sezon öncenin UEFA Avrupa Ligi gol kralı.. Rostov maçında attığı güzel golle de Trabzonspor’a önemli katkılar sağlayacağını gösterdi.. Ama iki oyuncu da onsekizde yoktu..
Fenerbahçe cephesi salı akşamından beri Caner’le yatıp Caner’le kalktı.. oynayıp oynamayacağı çok tartışıldı.. Bu Caner’in üzerinde baskı yaratmış olabilir.. Caner takım için çok önemli oyuncu.. Ama bir başka joker ismin üzerindeki baskıyı da azalttı Caner.. O isim Diego.. Diego’nun takıma girişi fazla tartışılmadı.. İsmail Kartal tıpkı Van Gaal’in Falcao’ya yaptığı gibi ilk hafta onu maçın ikinci yarısının ortasında sahaya sürmüştü.. Ancelotti’nin James Rodriguez’e forma vermek uğruna şampiyonlar Ligi’ni kazanmış takımı bozma hatasına düşmedi Karabükspor önünde.. Trabzonspor maçında ise Diego sahadaydı..
XXX
Maç beklendiği gibi başladı.. Topa sahip olan, oyunu kontrol eden, rakip yarı alanda pas yapan takım Fenerbahçe’ydi.. Halilhodziç sanki Trabzonspor’un değil de Almanya karşısındaki Cezayir’in teknik adamıydı.. Hiç anlam veremediğ şekilde Salih Dursun’u orta sahanın orta monte etmişti.. Salih sağbek, sağ stoper oynayan bir oyuncu.. Pas yüzdesi çok düşük.. Adam eksiltme, ara pası atma, çabuk oynama özellikleri çok az.. Salih’in yerine Mehmet Ekici o bölgede oynasa çok daha etkili olabilirdi..
Fenerbahçe ilk yarı boyunca topa sahip oldu ama Trabzonspor’un gömülü savunması ve sert oyunu karşısında etkili bölgeye giremedi.. Girdiği birkaç akında da isabetli orta yapan Fenerbahçeli yoktu..
İlk yarıda akılda kalan anlardan biri de Sow’a bayrak kaldırmayan yardımcı hakemin koluna yapışan, topun da oyuna girmesine engel olan Halilhodziç oldu.. Boşnak çalıştırıcı belki kazanma duygusuyla çok şey yapmak istiyor.. Ama ülke bu maçla ilgili yıllardır bir gerilimin içindeyken, herkes bu gerilimi düşürmek isterken Halilhodziç’in hareketleri iyi değildi..
XXX
İkinci yarıda Trabzonspor daha etkili akınlar geliştirdi.. Bunda Bekir’in büyük hataları vardı.. Tecrübeli bir oyuncu Bekir.. Ama asıl işinin kesicilik olduğunu unutuyor.. Topla 40-50 metre gitmeye çalışıyor hem de rakiplerinin içine giriyor.. doğal olarak da top kaybı yapıyor ve tehlikeli akınlar gelişmesine neden oluyor.. dün Trabzonspor da bu hatalardan birinde öne geçebilirdi..
İsmail kartal’ın tam olarak hazır olmayan Caner’i oynatmasına da şaşırdım.. Bundan sonra Hasan Ali’den nasıl katkı bekleyeceksiniz ki? Caner temposunun düşüklüğüne, tek idman yapmış olmasına ve milli takımdan yorgun dönmesine karşın ilk onbirdeydi.. Doğal olarak sahada üretken görünümde değildi..
XXX
Trabzonspor Perşembe gecesi Lviv’de UEFA Avrupa Ligi’ndeki ilk maçına çıkacak.. Metalist bu hafta 5 gollü bir yenilgi aldı.. Fenerbahçe karşısındaki Trabzonspor’u da izledikten sonra ligde şampiyonluk için konuşmanın zor olduğu ortada.. Geçen yıllara oranla daha dirençli bir takım var belki.. Ama bunu takım oyununa taşıyamamışlar ve rakipten çok ürkerek oynamayan başlamışlar.. Trabzonspor’un Dünya Kupası’nın Cezayir’i olmaya doğru gitmek istediğini düşünmüyorum.. Yattabare, Constant ve Waris kaliteli oyuncular.. Eğer özgüvenlerini artırırlarsa skora katkı yapabilirler.. Özellikle Waris’e bayıldım.. Müthiş çabuk, enerjisi yüksek ve kıvrak.. Eğer Cardozo ile iyi uyum sağlarsa çok iş yapar..
XXX
Fenerbahçe geçen haftadan daha iyi görüntü.. Diego’nun takıma katılışıyla birlikte Emre daha rahatlamış.. Mehmet Topal her yere koşmaktan kurtulmuş.. Biraz Sow biraz da Emenike etkisizdi.. İkisi de adam markajından kurtulamadılar.. Özellikle Musa Nizam tatlı sert de olsa Emenike gibi önemli bir silahı durdurmayı başardı..
Diego Fenerbahçe için iyi bir transfer olduğunu yine gösterdi.. Pas bağlantıları dışında şutlarının da etkili olduğunu biliyorduk.. Bir şut denemesi az farkla auta çıktı maçta..
Ama maçın şut adamı kuşkusuz Mehmet Topal’dı.. bir top direkten döndü, diğerini savunma ve Onur birlikte çıkardı.. Mehmet’in performansında olumlu yönde artış sürüyor..
XXX
Fırat Aydınus kritik düdükler çaldı.. Özellikle Emenike-Musa Nizam mücadelesinde kırmızı kart tartışması vardı.. İkinci yarıda Kuyt’ın penaltı beklediği bir anı gördük.. Bekir’in net elle oynamasına sarı kartını çıkarmadı.. buna itiraz eden Musa Nizam kartı gördü.. Aslında o da birçok kişi gibi maçın sakin, olaysız ve belki de berabere bitmesini istiyordu..
Olaysız derken dünkü maçta Diego’yu beğendik.. Waris çok çok iyiydi.. Ama beni asıl mutlu eden, asıl harika olan, günün, gecenin asıl güzelliği tribünlerdi.. Tamamen takımlarını desteklemek için gelmişler.. Tek yabancı madde atmadan maçı tamamladılar.. 61.dakika şovunu bile yapmadılar.. Trabzonspor’un başarısı için onların böyle duruşu çok önemli.. Ama asıl önemli olan tekrar Fenerbahçe-Trabzonspor maçlarının rakip taraftarlara da açık olması.. Umarım Kadıköy’de maçta bu gerçekleşecek ve Trabzonspor taraftarıyla İstanbul’da oynama fırsatı bulacak.. Yeter ki olaylardan nemalananları bitirelim..
GÜNÜN İLGİ ÇEKEN VİDEOSU
