-SPORX ÖZEL- MHK Başkanı Zekeriya Alp'i koltuğundan eden Kızıl, Sporx'e konuştu. İbrahim Kızıl, Zekeriya Alp'in istifasını açıkladığı basın toplantısında yaptığı açıklamalara cevap verdi.
Zekeriya Alp'in istifası bomba gibi düştü. Alp, istifasına gerekçe olarak Gaziantepspor Başkanı İbrahim Kızıl'ın kendisi hakkındaki sözlerini gösterirken; Gaziantepspor Başkanı Kızıl da bu şok istifanın ardından Sporx'e konuştu. "O koltukta oturan bu laflara katlanacak" diyen Gaziantepspor Başkanı İbrahim Kızıl, "Ben kendisini o bahsetmiş olduğu Kulüpler Birliği toplantısında büyük takımlara karşı hakemlerin müsamaha gösterdiği konusunda uyarmıştıım. Buna herkes şahit ama buna rağmen hiçbir şey düzelmedi. Hakemler büyükleri korumaya, kollamaya, onlara müsamaha göstermeye devam etti. Ben de Gaziantepspor'un konu mankeni değilim. O caminanın haklarını koruyacak kişiyim. Elbette ben konuşacağım. Kim konuşacak?" ifadelerini kullandı.
İşte İbrahim Kızıl'ın gündeme bomba gibi düşecek açıklamaları;
"ALP'İ UYARMIŞTIM"
5, 6 hafta önce Kulüpler Birliği Toplantısı'nda aynen şunu söyledim. Yıldırım Demirören, Kulüpler Birliği Başkanı, bütün kulüp başkanları vardı. Zekeriya Alp de vardı. Hatta Zekeriya Alp'e bu kurumun başında olman güzel bir şey dedim. Çok dürüst, namuslu bir insansın dedim ama kaygılarımı da dile getirdim. Hakemler çok bariz hata yapıyor, özellikle lig maçlarında büyük kulüplerin futbolcularına müsamaha gösteriliyor, kart verilmiyor. Bana verilen kartı kolay kolay onlara çıkartamıyor. Sadece bunu konuştuk. Aynen bu şekilde söyledim. Bu söylediğimde yanlış bir şey yokki. Rizespor'a, Gaziantepspor'a, Kasımpaşa'ya verilen kartlar Beşiktaş'a Galatasaray'a, Fenerbahçe'ye gösterilmiyor. Bunu söyledim.
"HER MAÇ CANIMIZ YANDI"
Fenerbahçe maçımızı seyrettiniz mi? Kaçıncı dakikaydı hakemin kart verdiği pozisyon? 85. dakikadaydı. Bütün Türkiye'nin, MHK'nin, televizyonların, bütün insanların tartıştığı maç. O maç gitti. Bunu unuttuk, özür dilendi, açıklama oldu, gitti. Ondan sonra Trabzonspor maçı 4-4 berabere kaldık. En son kırmızı kart vardı, hangi futbolcuydu o... Kartı vermedi sonra o futbolcu geldi son saniyede bize gol attı. O pozisyon kırmızı kart mıydı, değil miydi? Bütün Türkiye bunu tartışmadı mı? Üçüncüsü... Daha sonra Galatasaray maçına gelelim. Galatasaray maçında ne oldu? Hakem ne yaptı? Özgür Yankaya ne yaptı? Yine aynı şekilde tacı vermedi, bizim aleyhimize faulü verdi, son dakikada gol oldu. Bunda mutabık mıyız? Bunda bir yanlış var mı? Atıp tutma var mı? Beşiktaş maçına gelelim. Beşiktaş maçında dirseğiyle vurmuş Şenol'un karnına ekranlarda izlediniz değil mi? İnanın ben dahi görmemiştim. O nasıl kızarmış? İyi ki elinde bıçak yokmuş? Günah değil mi ya futbol bu mu? Seyirci, taraftar gelir mi? Statlar böyle dolar mı? Futbolun en temel kuralı sevgi saygıdır. Kulüpler Birliğe tolantısında ben bunu uyarmışım büyük takımlara karşı müsamaha gösterdiklerini söylemişim. Çıkıp şu anda uyarmam benim hakkım.
"ŞEHRİN VEKALETİ BİZDE"
O şehrin vekaleti bizde. Taraftarın, camianın vekaleti bizde. Müneccimler mi gelip cevap verecek? Takımı düşürelim mi? Ben hakkı mı aramasam, kim arayacak? 4 hafta önce hakem hatalarına kadar takım zirveye oynarken şimdi 4 hafta sonra hakem hatalarıyla aşağılardan kurtulmaya çalışıyoruz. Ben konuşmayayım da kim konuşsun?
"İZMİR KORDON'DA, BEBEK SAHİLİ'NDE BÜYÜMEDİK"
İbrahim Kızıl, Zekeriya Alp'in basın toplantısında kullandığı "Bu başkan, 5-6 hafta evvel Kulüpler Birliği Toplantısı'nda MHK'nın başında bulunmamın güzel bir şey olduğunu söylemişti. Çok mutlu olmuştum. Bir dirsek olayından sonra aynı kişi çıkıp söylenmeyecek ifadeler kullanıyor. Ne demek istediğini de anlamış değilim, Türkçe'si çok güzel!" sözleriyle ilgili olarak ise, "Şunu söyleyeyim. Hiç bir insanın nerede doğacağını, annesinin, babasının kim olacağını cenabı Allah takdir eder. Ben Türkçe'yi ilkokula başlarken öğrendim. 1. ve 2. sınıfta da zorlandım. Ben ülkemle de memleketimle de, Türkçemle de gurur duyuyorum. Ne yapalım? Allah bizi Urfa'da yaratmış. Karadeniz'in, Ege'nin konuşması ayrıdır? Biz İzmir'de kordon boyunca, Bebek'te büyümedik. Saygısızlık olarak söylemiyorum yanlış anlaşılmasın. Ne yapalım? Bana bu yaklaşımı Zekeriya Alp'in çok değerli bir insan olduğunu gösteriyor.
"O KOLTUKTA OTURAN BU LAFLARA KATLANACAK"
Bu istifa kararı beni ilgilendirmez. Değerli insanlar kolay kolay yetişmiyor. Benim onun şahsıyla alakalı bir şeyim yok. Onun yerine bir başkası olsaydı, aynı şeyleri başkası hakkında da söylerdim. Benim şahsi meselem değil, kulübün, futbolun meselesi. Yarın Zekeriya Alp'i görsem belki sarılacağız birbirimize. Ben camianın hakkını aramazsam bana sorumluluğu veren insanlar şahsiyetimde eksiklik hisseder. Büyük maçlardan örnekler verdim. Anadolu maçlarında da hatalar vardı. Bunları söylemiyorum. Ben Gaziantep'in konu mankeni miyim? Konuşmayacaktım ama mecburen konuştum. Örnek olmamız lazım. Zekeriya Alp, o koltukta oturuyorsa bunlara katlanacak?
Zekeriya Alp'in istifası bomba gibi düştü. Alp, istifasına gerekçe olarak Gaziantepspor Başkanı İbrahim Kızıl'ın kendisi hakkındaki sözlerini gösterirken; Gaziantepspor Başkanı Kızıl da bu şok istifanın ardından Sporx'e konuştu. "O koltukta oturan bu laflara katlanacak" diyen Gaziantepspor Başkanı İbrahim Kızıl, "Ben kendisini o bahsetmiş olduğu Kulüpler Birliği toplantısında büyük takımlara karşı hakemlerin müsamaha gösterdiği konusunda uyarmıştıım. Buna herkes şahit ama buna rağmen hiçbir şey düzelmedi. Hakemler büyükleri korumaya, kollamaya, onlara müsamaha göstermeye devam etti. Ben de Gaziantepspor'un konu mankeni değilim. O caminanın haklarını koruyacak kişiyim. Elbette ben konuşacağım. Kim konuşacak?" ifadelerini kullandı.
İşte İbrahim Kızıl'ın gündeme bomba gibi düşecek açıklamaları;
"ALP'İ UYARMIŞTIM"
5, 6 hafta önce Kulüpler Birliği Toplantısı'nda aynen şunu söyledim. Yıldırım Demirören, Kulüpler Birliği Başkanı, bütün kulüp başkanları vardı. Zekeriya Alp de vardı. Hatta Zekeriya Alp'e bu kurumun başında olman güzel bir şey dedim. Çok dürüst, namuslu bir insansın dedim ama kaygılarımı da dile getirdim. Hakemler çok bariz hata yapıyor, özellikle lig maçlarında büyük kulüplerin futbolcularına müsamaha gösteriliyor, kart verilmiyor. Bana verilen kartı kolay kolay onlara çıkartamıyor. Sadece bunu konuştuk. Aynen bu şekilde söyledim. Bu söylediğimde yanlış bir şey yokki. Rizespor'a, Gaziantepspor'a, Kasımpaşa'ya verilen kartlar Beşiktaş'a Galatasaray'a, Fenerbahçe'ye gösterilmiyor. Bunu söyledim.
"HER MAÇ CANIMIZ YANDI"
Fenerbahçe maçımızı seyrettiniz mi? Kaçıncı dakikaydı hakemin kart verdiği pozisyon? 85. dakikadaydı. Bütün Türkiye'nin, MHK'nin, televizyonların, bütün insanların tartıştığı maç. O maç gitti. Bunu unuttuk, özür dilendi, açıklama oldu, gitti. Ondan sonra Trabzonspor maçı 4-4 berabere kaldık. En son kırmızı kart vardı, hangi futbolcuydu o... Kartı vermedi sonra o futbolcu geldi son saniyede bize gol attı. O pozisyon kırmızı kart mıydı, değil miydi? Bütün Türkiye bunu tartışmadı mı? Üçüncüsü... Daha sonra Galatasaray maçına gelelim. Galatasaray maçında ne oldu? Hakem ne yaptı? Özgür Yankaya ne yaptı? Yine aynı şekilde tacı vermedi, bizim aleyhimize faulü verdi, son dakikada gol oldu. Bunda mutabık mıyız? Bunda bir yanlış var mı? Atıp tutma var mı? Beşiktaş maçına gelelim. Beşiktaş maçında dirseğiyle vurmuş Şenol'un karnına ekranlarda izlediniz değil mi? İnanın ben dahi görmemiştim. O nasıl kızarmış? İyi ki elinde bıçak yokmuş? Günah değil mi ya futbol bu mu? Seyirci, taraftar gelir mi? Statlar böyle dolar mı? Futbolun en temel kuralı sevgi saygıdır. Kulüpler Birliğe tolantısında ben bunu uyarmışım büyük takımlara karşı müsamaha gösterdiklerini söylemişim. Çıkıp şu anda uyarmam benim hakkım.
"ŞEHRİN VEKALETİ BİZDE"
O şehrin vekaleti bizde. Taraftarın, camianın vekaleti bizde. Müneccimler mi gelip cevap verecek? Takımı düşürelim mi? Ben hakkı mı aramasam, kim arayacak? 4 hafta önce hakem hatalarına kadar takım zirveye oynarken şimdi 4 hafta sonra hakem hatalarıyla aşağılardan kurtulmaya çalışıyoruz. Ben konuşmayayım da kim konuşsun?
"İZMİR KORDON'DA, BEBEK SAHİLİ'NDE BÜYÜMEDİK"
İbrahim Kızıl, Zekeriya Alp'in basın toplantısında kullandığı "Bu başkan, 5-6 hafta evvel Kulüpler Birliği Toplantısı'nda MHK'nın başında bulunmamın güzel bir şey olduğunu söylemişti. Çok mutlu olmuştum. Bir dirsek olayından sonra aynı kişi çıkıp söylenmeyecek ifadeler kullanıyor. Ne demek istediğini de anlamış değilim, Türkçe'si çok güzel!" sözleriyle ilgili olarak ise, "Şunu söyleyeyim. Hiç bir insanın nerede doğacağını, annesinin, babasının kim olacağını cenabı Allah takdir eder. Ben Türkçe'yi ilkokula başlarken öğrendim. 1. ve 2. sınıfta da zorlandım. Ben ülkemle de memleketimle de, Türkçemle de gurur duyuyorum. Ne yapalım? Allah bizi Urfa'da yaratmış. Karadeniz'in, Ege'nin konuşması ayrıdır? Biz İzmir'de kordon boyunca, Bebek'te büyümedik. Saygısızlık olarak söylemiyorum yanlış anlaşılmasın. Ne yapalım? Bana bu yaklaşımı Zekeriya Alp'in çok değerli bir insan olduğunu gösteriyor.
"O KOLTUKTA OTURAN BU LAFLARA KATLANACAK"
Bu istifa kararı beni ilgilendirmez. Değerli insanlar kolay kolay yetişmiyor. Benim onun şahsıyla alakalı bir şeyim yok. Onun yerine bir başkası olsaydı, aynı şeyleri başkası hakkında da söylerdim. Benim şahsi meselem değil, kulübün, futbolun meselesi. Yarın Zekeriya Alp'i görsem belki sarılacağız birbirimize. Ben camianın hakkını aramazsam bana sorumluluğu veren insanlar şahsiyetimde eksiklik hisseder. Büyük maçlardan örnekler verdim. Anadolu maçlarında da hatalar vardı. Bunları söylemiyorum. Ben Gaziantep'in konu mankeni miyim? Konuşmayacaktım ama mecburen konuştum. Örnek olmamız lazım. Zekeriya Alp, o koltukta oturuyorsa bunlara katlanacak?
