Haber Tarihi: 28 Mayıs 2017 18:54 - Güncelleme Tarihi: 28 Mayıs 2017 18:54

29 Mayıs İstanbul sahur vakti saat kaçta? İmsakiye İstanbul

İstanbul için 29 Mayıs'ta sahur vakti saat kaçta? sorusunun yanıtına haberimizden ulaşabilirsiniz.. İstanbul imsakiye saati kaçta? İşte 29 Mayıs'ta iftar, sahur, imsakiye saatleri ve tüm detaylar...

29 Mayıs İstanbul sahur vakti saat kaçta? İmsakiye İstanbul
Abone Ol
İstanbul için 29 Mayıs'ta sahur saati burada!! 29 Mayıs Pazar günü İstanbul'da imsakiye, sahur kaçta? Peki sahurda ne yenmesi gerekir? Oruç tutarken susuzluk nasıl önlenebilir? İşte detaylar ve tüm merak edilenlerin yanıtı...

İSTANBUL'DA 29 MAYIS SAHUR, İMSAKİYE SAAT KAÇTA


ORUÇ İÇİN NASIL NİYET EDİLİR?

Oruç, imsak vaktinde başlar. Oruca niyet eden kimse bu vakitten itibaren herhangi bir şey yiyemez, içemez ve orucu bozan şeyleri yapamaz. Bu durum akşam güneş batıncaya kadar devam eder.
Güneş battıktan sonra yiyip içmek suretiyle orucunu açar. Kısaca niyet ederek, imsak vaktinden akşam güneş batıncaya kadar yememek, içmemek, ve orucu bozan şeylerden sakınmakla bir günlük oruç ibadeti yerine getirilmiş olur.

Niyet zamanı itibariyle oruçlar ikiye ayrılır:

1- Akşamdan itibaren gündüz kuşluk vaktine kadar niyet edilebilen oruçlar:

Bunlar Ramazan ayında tutulan, belirli günlerde tutulması için adanan oruçlar ile nafile olarak tutulan oruçlardır.
Bu oruçlara geceleyin imsak vaktinden önce niyet edilebileceği gibi gündüz kuşluk vaktine kadar da niyet edilebilir. Ancak gece niyet etmek daha faziletlidir.

Gündüz oruca niyetin caiz olması, imsaktan sonra bir şey yemeyip içmemeye ve orucu bozan bir iş yapmamaya bağlıdır. Eğer oruca aykırı bir şey yapılmış ise gündüz niyet caiz olmaz.

2- İmsak vaktinden önce geceleyin niyet edilebilen oruçlar:

Bunlar da; Ramazan ayında tutulamayıp başka zamanda kaza edilen Ramazan oruçları ile her çeşit keffaret oruçları, başlanıpta bozulan nafile oruçların kazası ve mutlak olarak adanan (zamanı belirlenmeyen) oruçlardır.
Bu oruçlar için belirlenen bir vakit olmadığından bunlar için imsaktan önce geceleyin niyet etmek lazımdır. Bu oruçlara tan yeri ağırdıktan yani imsak vakti geçtikten sonra niyet edilmez.

SUSUZ KALMAMAK İÇİN NE YENİR



Günlerin uzun ve sıcak olduğu Ramazan boyunca, açlık ve susuzlukla baş edebilmek için uzmanlar uyarılarda bulunuyor. Tüketici Başvuru Merkezi Gıda Komitesi üyesi, Aile Hekimi ve Sağlıklı Beslen Uzmanı Uzm. Dr. Eyyüb Yılmaz, susuzluğa dikkat çekerek, doğru bilinen yanlışlar konusunda "Ne kadar çok yerseniz yiyin açlığınızı en fazla 1-2 saat ertelerken hissedeceğiniz susuzluğu çok daha derinleştirdiğiniz gibi açlık şiddetinizi artırmış olacaksınız. Çünkü fazla yenen her lokmanın sindirilmesi için gerekli olan suyun miktarından haberimiz yok. Örneğin, 100 gr protein içeren bir gıdanın atıklarının temizlenmesi için yarım litre suya ihtiyaç olur" diyor.

Yılmaz, susuzluğun hesaplanarak gıda tüketilmesinin önemini vurgulayarak, "Özellikle peynir, sucuk, salam gibi yoğun protein içeren bir sahur yaptığımız takdirde sabah ağzınız diliniz kuru uyanırsınız. En zor orucu bu kişiler tutar. Sahurda tüketilen peynir, karpuz, ekmek üçlüsü en masum ve en çok rağbet gören hafif sahur olarak düşünülür. Ancak, tuzlu peynir su tutucu özelliği nedeni ile su ihtiyacınızı doğal olarak artıracaktır. Peynir yoğun protein içerir, bu nedenle sindirimin 7-8. Saatlerinde açığa çıkacak olan ürik asidin temizliği için bol su kullanılacak, 100 gr proteinden dolayı oluşacak ürik asidin temizliği için kullanılacak olan su miktarı yaklaşık yarım litre olacaktır. Bu suyu içemediğiniz için susuzluğunuz bir kat daha derinleşmiş olacaktır" dedi.

SUSUZLUĞA SEBEP OLAN YEMEKLER

Eyyüb Yılmaz, karpuzun idrar söktürücü etkisi olduğunu belirterek, "Karpuz, bedeninizde zorlu bir idrar çıkışı oluşturarak kısıtlı su kaynaklarınızı tüketeceğinden sizi gerçekten çok zor bir gün beklemiş olur. Susamamak için bol bol su içmek ayrı bir sorunla sizi karşılaştırır. İçilen fazla su yediklerinizin sindirimini bozar, mide yeterli asitlik düzeyine ulaşamaz, yediklerinizi sindirememenin sonucunda, gazlı bir bağırsakla gününüzü geçirirsiniz. Sabah uyandığında ağır ağız kokusu ile uyananların hatalarından biri de budur. Susamamak için içtiğiniz fazla su 3 saat içinde vücuttan atılır, gerçek su ihtiyacımızın zamanı olan 7-8.saatte bedeninizde yeterli su bulamazsınız. Aşırı tatlı olan her gıdanın sindiriminin nihayetinde tüketilen şeker miktarının 10-15 katı kadar su kullanılarak metabolize olabilir. Kanda yükselen şekerin düzenlenmesi için bu suya ihtiyaç duyulur. Ayrıca bu şekerin enerjiye dönüştürülmesi aşamasında yeniden suya ihtiyaç olacaktır. Reçel, pekmez, helva gibi tatlılar kan şekerini hızlı yükselteceğinden insülin salınımına neden olur. Bu nedenle en erken acıktıran gıda hamur ve şekerli ürünlerdir. Bu kurallara göre sahurda uzak durulması gereken gıdalar, reçel, helva, pekmez, kaşar ve peynir çeşitleri, salam, sosis, sucuk, her türlü ekmek, pilav, makarna ve börek" dedi.

SAHURDA YENMESİ GEREKENLER

Yılmaz, sahurda tüketilmesi gereken gıdalar olarak da şunları önerdi:

"Havuç ve kıvırcık, tereyağlı yumurta, semiz otlu yoğurt, cacık yediğinizi düşünelim.

Bu ürünlerin sindirilmesi için neredeyse çok ama çok az su harcanır. Bu nedenle kanınızdan fazla su çekilmediğinden sabahın ilk saatlerinde hiçbir susuzluk duymazsınız. Günün ilerleyen saatleri içinde taze kıvırcık ve havucun suyu bağırsaklardan emilmeye devam edeceği için açlığın 6 ve 7. saatinde bile sanki bir çeşmeden su içiyormuş gibi rahat olduğunuzu fark edeceksiniz. Tereyağlı 1-2 yumurta sarısının, rafadan olması halinde sindirimleri için bir bardak su yeterlidir. Tereyağının metabolizma atığı et gibi fazla su istemeyeceği için gün içinde su maliyeti fazla olmaz. Derin susuzluk hissi yaşamazsınız. Ayrıca bilinmeyen bir ayrıntıyı paylaşmak istiyorum, yağlar bedenimizin su kaybını azaltan gıdalardır."

Yılmaz, yağların terlemeyi azalttığı, metabolize edilirken su açığa çıktığını ifade ederek, "Yanlış anlaşılmamak için baştan belirtmem gerekiyor, benim kast ettiğim yağlar sadece işlenmemiş, rafine edilmemiş yağlardır, sade tereyağı, soğuk sıkım zeytinyağı, hindistan cevizi gibi yağlardır. Açlığın süresini kısaltan yani hızlı acıkmamızın tek nedeni glisemik indeksi yüksek tüm gıdalardır. Yani hamur ve şekerdir. Bu ürünlerden ne kadar yemişseniz o kadar açlığı derinlemesine hissedeceğinizi garanti edersiniz. Vücudun su kaynaklarını tüketenlerin başında ekmek gelir, bu nedenle sahurda ekmek yememeniz çok önemli" şeklinde konuştu.

VÜCUDA SU VEREN YEMEKLER

Uzm. Dr. Yılmaz vücuda su veren gıdaları ise şöyle sıraladı:

- Geceden suda bekletilmiş kavrulmamış badem, ceviz, fıstık, fındık

- Tereyağı, zeytin yağı, hindistan cevizi .

- Semiz otu, roka, salatalık, tere, lahana, mor kıvırcık, özellikle havuç hem tok tutar hem de ekmek yerine kullanılabilir

Örnek sahur menüleri

Uzm. Dr. Yılmaz sahurda tüketilmesi gereken gıdalarla ise şöyle reçeteler öneriyor:

1-) Semizotlu bir cacık, havuç, tereyağında yumurta, 3-5 adet suda bekletilmiş ceviz

2-) Semizotu salatası içinde geceden ıslatılmış ceviz veya badem, tereyağında menemen(domatesi az bol al biberli). Ekmeksiz yemenizi öneririm.

3-) Tarhana çorbası yanında bol bol az tuzlu yeşil zeytin, havuç.

4-)Mor havuç , şalgam salatası , avokado karıştırın

içine muhakkak ıslatılmış 3-5 ceviz veya bir avuç badem

5-)Hindistan cevizi tek başına harika bir sahurdur kesinlikle deneyin.

6-)Bol domates, al biber , yeşil biber ,tereyağı ile hazırlanmış pirinç pilavı şaşırtıcı bir şekilde sizi tok tutar ve susatmaz.

7-)Sahurda et veya ciğer yemek isteyenler muhakkak bol salata ile yemeli

8-) Mevsim meyvelerinden oluşan sofralar hazırlayın, yanına biraz suda bekletilmiş kuruyemişler ile tüketin.

Ramazan orucuna akşamdan itibaren kuşluk vaktine kadar niyet edilebilir. Şöyle ki: Normal olarak oruca sahur yemeğini yedikten sonra niyet edilir. Ancak sahurda uyanamayıp yeme içme zamanının bittiği imsak vaktinden sonra kalkan bir kimse, güneş doğmuş olsa bile, kuşluk vaktine kadar o günün orucuna niyet edebilir. Yeter ki, imsak vaktinden sonra orucu bozacak bir şey yapmasın.

Niyet esasen kalb ile olur. Yani geceleyin, yarın oruç tutacağını kalbinden geçiren kimse niyet etmiş demektir. Oruç tutmak düşüncesi ile sahur yemeğine kalkan kimsenin bu düşüncesi de niyettir. Oruca kalb ile niyet etmek yeterlidir. Ancak kalb ile yapılan bu niyeti dil ile söylemek daha iyidir. Bu sebeple oruç tutacak olan kimse, hem içinden niyet etmeli hem de dil ile: "Niyet ettim Ramazan-ı Şerif'in yarınki orucuna" demelidir.

Her günün orucuna ayrı niyet etmek gerekir.

Haber ile daha fazlasına ulaşın:
Gündem
Daha fazla göster
 Reklam 

SON HABERLER

yukarı ok